Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Abdullah Sevimçok, yazılı bir açıklama yaparak esnafın 2014 yılını değerlendirdi. Başkan Sevimçok açıklamasında şunlara değindi, “Ülke genelinde yaklaşık 2 milyonu bulan sayısıyla hem üretici hem de tüketici konumunda olan esnaf ve sanatkârımız, zaman zaman sıkıntılı dönemler geçirse de Ahilik kültürünün vermiş olduğu şükür, anlayış ve kanaatkârlık düsturlarıyla hareket ederek tüm bu olumsuzluklara rağmen besmeleyle dükkânını açmaya devam etmiştir. Esnaf ve sanatkârımız geçtiğimiz yılda da tıpkı diğer yıllarda olduğu gibi büyük sermayenin ezici gücü altında haksız rekabet ile karşı karşıya bırakılmış ve ciddi sıkıntılar yaşamıştır. Bu sıkıntıların başını ise şehir merkezine birbiri ardına açılan Büyük Alış Veriş Merkezleri yani AVM’ler ile onların uzantısı konumunda olan ve artık başımızı çevirdiğimiz her köşe başında göz göze geldiğimiz cep marketler çekmiştir. Tesellimiz, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sunulan alışveriş merkezi (AVM) büyük mağazalar ve zincir mağazalar kanun tasarısıdır. Hazırlanan tasarıda AVM’lere esnaf ve sanatkâr kotası getirilmesi söz konusudur. Tasarıya göre AVM’ler bakkal, terzi ve berber gibi esnaf ve sanatkârlara toplam kiralanabilir alanın %5’i kadar yer ayıracaklardır. Örneğin bir AVM’de 100 iş yeri varsa bunun 5 tanesine esnaf ve sanatkâr yerleşecektir. Geleneksel sanatsal değeri olan meslekler içinse toplam satış alanının %1’i kadar yer ayrılacaktır. Ayrıca tasarı da büyük alışveriş merkezlerinin çalışma saatlerine de bir düzen getirilecek ve tıpkı Avrupa da olduğu gibi hafta sonları bu yerler kapalı olabileceklerdir. Tabiî ki temennimiz bu tasarının bir an evvel kabul edilerek yürürlüğe girmesidir. Pazar günleri ve resmi tatillerde kapalı olmasına ilişkin maddelerde içeren bu kanun teklifi kabul edilip eğer yasa uygulanırsa hem esnafımız rahat bir nefes alacak hem de bu yeni yasa taslağı, istihdamı büyük ölçüde artıracaktır. Şehir merkezindeki AVM’lerin kentin hem kültürüne, hem trafiğine, hem de esnafına zarar verdiği ve çarpık yapılaşmaya yol açtığı artık herkes tarafından bilinmektedir. Bugün birçok Avrupa ülkesi, tarihine, sokaklarına, doğasına ve kültürüne sahip çıkarken ülkemizde ise bunun tam aksi yaşanmaktadır. Temennimiz 2015 yılında esnaf ve sanatkârın korunup hükümetin ve yerel belediyelerin alacakları ve verecekleri kararlarda esnafın çıkarlarını da gözeterek, en azından henüz yok olmamış ve direnen küçük esnafımıza sahip çıkmalarıdır.
30 bin kaçak esnaf var
Türkiye’nin turizme açılan penceresi konumunda olan Antalya, turizm açısından geçtiğimiz yılda da başarılı bir turizm sezonu geçirmiş bir önceki yıllarda ulaştığımız rakamları yakalamıştır. Her şey dâhil sitemi yüzünden çarşı esnafı gerektiği kadar turistle buluşamasa da kentimize gelen bu turist sayısındaki artışın esintisinden esnafımız kısmen de olsa faydalanabilmiştir. 5 yıldızlı otellerin gerek içerisinde gerekse de o otellerin yoğun olduğu yerlerin tam karşısında açılan ve içinde hiçbir yere bağlı olmadan çalışan derme çatma işyerleri ise 2014 yılında da yine esnafımızın işlerini baltalamışlardır. Antalya’da AESOB’a bağlı odalara kayıtlı 80 bine yakın esnaf varken bunların yanında bir de işte bu tip yerlerde koşullanarak çalışan ve sayıları 30 bini bulan kaçak esnafta vardır. Sezonluk gelerek dükkân açan ve otellerin içerisinde de sadece bir masadan ibaret olan bu korsan esnaf sayısı her turizm sezonunda biraz daha artış göstermekte ve bu korsan esnafla mücadelede yetersiz kalınarak yeterince denetim yapılmamaktadır. Bu yerlerin denetimini yapacak olanlar ise belediyelerin zabıta birimleridir. Yine esnafımızın geçtiğimiz yıl yaşadığı başka önemli bir sorunda esnaf enflasyonudur. 2014 yılında da şehrimizde esnaf enflasyonu yaşanmış ve isteyen kişinin istediği yere dükkân açması neticesinde de pek çok esnafımız iş yapamayarak kepenk kapatmıştır. Temennimiz Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın hazırladığı kanun taslağının yasalaşarak meclisten geçmesiyle birlikte bundan sonra bu tür sorunların yaşanmayacak olmasıdır. Çünkü hazırlanan kanun tasarısına göre bir sokakta birden fazla, bakkal, manav, kasap, manav ya da buna benzer aynı meslek sahipleri dükkân açamayacaktır. Böylelikle aynı sokakta benzer iş yapan ve birbirini zarara uğratan bu klasik ticaret anlayışı da son bulacaktır. Antalya’mız kontrolsüz bir şekilde göç alan ve turizminde etkisiyle çok çarpık bir şekilde ticaret yapılan bir yer halini almıştır. Ticareti bilmeyerek bu işin içerisine girenler ve ‘vur-kaç’ taktiğiyle iş yaparak esnaflığı kirleten bir takım kişiler yüzünden ise her yıl olduğu gibi geçtiğimiz yılda da Antalya esnafı büyük yara almıştır. Küçük esnafın zarar görmemesi adına kaçak olarak çalışan bu kişilere karşı yasal bir düzenlemenin getirilmesi gerekmektedir. Bunun yolu ise ustalık belgesinden geçmektedir. Yalnız burada belediyelerin de çifte standart uygulamaması ve iş yeri açmak isteyen herkesten bu belgeyi talep etmesi gerekmektedir.
4.Esnaf ve Sanatkârlar Şurası’n da esnaf yararına somut adımla atıldıYine geçtiğimiz yıl içerisinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı nezdinde Ankara’da 16 yıl aradan sonra ilk kez 4.Esnaf ve Sanatkârlar Şura’sı yapılmış ve bu Şuraya Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’da katılarak esnaf adına önemli kararlar alınmıştır. Şurada mevzuat değişiklikleri, vergi, sosyal güvenlik, mesleki eğitim, kredi finansman ve yenilikçilik gibi altı ana başlık altında pek çok sorun görüşülerek karara bağlanmış esnaf yararına sevindirici ve somut adımlar atılmıştır.
2014 yılında 3960 kişi dükkân kapattı
2013 yılında işyeri açanların sayısı 7825 olurken işyerlerini kapatan esnafların sayısı ise 4860 olmuştur. 2014 yılına baktığız da ise 7822 kişi işyeri açarken, 3960 kişinin ise dükkânlarını kapattığını görmekteyiz. Açılan iş yerleri sayısına bakıldığında kapananların iki katı olduğu görülmektedir. Bu da Antalya’da ticaret açısından çok olumlu bir gelişmedir.
Temalı çarşılara ağırlık verilmeli
2015 yılında Antalya’da mevcutların üzerine yenileri eklenerek temalı çarşılar açılmalıdır. Örneğin ayakkabıcılar çarşısı, hediyelik eşya ve giyim üzerine yeni çarşılar oluşturulabilir. Mevcut sobacılar çarşısında yeniden çekiç sesleri yükseltilip, küskün esnafların gönlü alınıp, çarşı o huzurlu ve mutlu eski günlerine döndürülmelidir. Antalya, Türkiye’nin göz bebeği olan ve her yıl milyonlarca turistin ağırlandığı bir yerdir. Dolayısıyla Antalya’nın sokakları da, caddeleri de, vitrinleri de ışıl ışıl ve hareketli olmak zorundadır. Esnaf cadde ve sokakların aydınlığıdır. Aydınlık olan yerde iş ve bereket vardır. Antalya’mızın öyle güzel bir doğası ve iklim şartları vardır ki bu şehre gelen turistleri ister istemez sokağa itmektedir. Ancak insanlar, dışarıları ferah ve aydınlık olursa, temalı cadde ve sokaklar varsa ve örneğin şehir baştanbaşa rengârenk aydınlatma lambalarıyla donatılmışsa zevkle sokağa çıkacaklardır. Sokaklar cıvıl cıvıl olursa, esnaf kazanacak, esnaf kazanırsa ekonomi şahlanacak ve ekonomi şahlanırsa da pek tabi ülkemiz kazanacaktır.
2015 yılı için hedeflerimiz
2015 yılında eğitime ve inovasyona daha fazla ağırlık vermeyi düşünüyoruz. Üye esnaflarımıza ulaşarak yerinde eğitim vermeyi ve MEKSA Vakfı işbirliği ile ortaklaşa olarak yürütmüş olduğumuz mesleki eğitimlere de yeni kursiyerimizin katılmasını sağlayarak bu kişileri istihdam etmeyi düşünüyoruz. Esnafımıza vereceğimiz Ahilik Kültürü eğitimleri ile alışveriş ahlakının, adabının ve güvenin çarşılarımızda yeniden canlanmasını hedefliyoruz. Bu çerçevede, gerek yazılı ve görsel medya kanalı ile gerekse de çarşı ve pazarlarımızda düzenleyeceğimiz çeşitli etkinlikler ile Antalya esnafımızın gelişerek teknolojiye ayak uydurmasına vesile olacak ARGE ve teknolojik gelişmelere de önem vereceğiz. Hedefimiz, piyasadaki rekabet eşitliğinin sağlanarak istikrar ortamının yeniden sağlanması ve yerel üretimin desteklenmesine yardımcı olabilmektir. Sağduyusu ve arabuluculuğuyla bu toplumda çok önemli işlevler üstlenen esnaf ve sanatkârımız, tıpkı bu cennet şehrin olduğu gibi tüm Türkiye’nin de vazgeçilmez bir mozaiğidir. Bu yüzden 2015 yılında da esnaflarımızın yapması gereken tek şey, Ahilik felsefesinden ödün vermeden, ticaret ahlakıyla esnaflığını yapmaya devam etmesi, müşterilerine karşı her zaman için güler yüzlü olması, sattığı malının üzerine fiyat etiketini koyup güven vererek, vatandaşın alışveriş merkezlerinde bir türlü yaşayamadığı o sıcaklığı ona yaşatması olmalıdır. 2015 yılı tüm esnaf ve sanatkârımıza hayırlı, uğurlu ve bol kazançlar getirsin.
Abdullah SEVİMÇOK
AESOB BAŞKANI