Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya AESOB Birlik Başkanı Abdullah Sevimçok, Gıda ve Yem Şube Müdürü Veysel Çelik, Tarım İl Müdürlüğü personelleri, Gıda Kontrol Görevlisi Enise Şener ve çok sayıda pastacı, unlu mamuller ve dondurmacı esnafı katıldı. Toplantıda 5996 sayılı kanun ve kayıt onay işlemleri ile denetimlerin hangi mevzuata göre yapıldığı ve gıda hijyen yönetmeliği kapsamında gıda işletmecisinin sorumluluklarının neler olduğu hakkında sunum eşliğinde bilgiler verilerek soru ve cevaplarla da sektör esnafının kafalarındaki soru işaretlerine çözüme odaklı cevaplar verildi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Abdullah Sevimçok, bilgilendirme toplantısına katılanlara tek tek teşekkür etti ve katılımın yüksek olması nedeniyle de duyduğu mutluluğu dile getirdi. Sevimçok, “Yıllardan beridir hepimiz gıda sektörünün içerisindeki insanlarız ve işimizi de iyi yaptığımız kanaatindeyiz ve buraya kadar eğer gelmişsek de bu bizim işimize verdiğimiz önemin en büyük göstergesidir. Şu an burada yaklaşık 40 tane pastacı, unlu mamuller ve dondurmacılık yapan arkadaşımız var. Yeni yasayla ilgili bundan sonra ne yapabileceklerini, ne yapması gerektiğini öğrenebilmek için buradalar. Bu hakikaten de hem mesleğimize hem de müşterilerimize olan bir değerin göstergesidir. Tabi işi iyi yapmak kadar kanunlar ve nizamlar çerçevesinde yapmak da çok önemlidir. Teknoloji hızlı bir şekilde gelişiyor, dünya çok hızlı bir şekilde yenileniyor ve bununla beraber bizimde mesleki kanunlarımız mesleki şartlarımız değişiyor. İnşallah bu değişimlerden bizlerde en az zararla, en fazla karla işte bu bilgilendirme toplantısından sonra çıkacağız. Ben tüm katılımcı meslektaşlarımıza buradan bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Çünkü bugün burada bulunmanız demek, işinize ve müşterilerinize duyduğunuz saygının da bir göstergesi demek” diye konuştu.
AESOB Başkanı Abdullah Sevimçok’tan sonra söz alan Gıda ve Yem Şube Müdürü Veysel Çelik ise çok tatlı bir toplantıda bir arada olduklarını ve bu kadar tatlıyla uğraşan insanları bir arada görmenin de doğal olarak ortamı iyi yönde etkilediğini söyledi. Çelik, “Çok tatlı bir toplantıda bir aradayız bu kadar tatlıyla uğraşan insanları bir arada görmek ortamı da muhakkak etkiliyor. Ben burada özellikle şunu vurgulamak istiyorum, 5179 Sayılı Kanun çıktıktan sonra çok yoğun bir çalışma oldu ve hem sizin hem de bizim üzerimize çok fazla yük bindi. Şimdi ise 5996 Sayılı Kanunla Devlet bu yükü tamamıyla sizin üzerinize attı. Tüm dünyada olduğu gibi bu işin sorumlusu üreticisidir zihniyetiyle, Tarım Bakanlığı sizin üzerinizdeki sorumluluğunu çekip alıverdi” dedi.
“Etiketlerde bundan böyle “Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın sayı ve tarihli izni ile üretilmiştir” ibaresi kullanılmayacak”
Gıda ve Yem Şube Müdürü Veysel Çelik Geçiş süresi tamamlandıktan sonra artık etiketlerin üzerinde “Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın sayı ve tarihli izni ile üretilmiştir” ibaresinin kullanılmayacağını söyledi. Çelik, “Eskiden size üretim izinleri verirdik ve ürün etiketleyen kişiler Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın şu tarih ve sayılı izniyle üretilmiştir diye ürünün üzerine etiketini basardı ve yazardı. İşte arkadaşlar artık onu yazamıyorsunuz. Bakanlık bu izni sizden çekti. Şimdi sadece sizlere bir kayıt belgesi veriyoruz ve eğer onaya tabiyse de onay belgesi veriyoruz sizler o numarayı yazıyorsunuz. Yani Tarım Bakanlığıyla ilgili en ufak bir ibare artık ürünlerinizin üzerindeki etiketlerde olamayacak, bundan sonra tüm sorumluluğu üzerinize alıyorsunuz ” dedi.
İyi Hijyen Kılavuzları
Hijyen kavramının önemine de değinen Veysel Çelik, 2009 yılında hazırladıkları ‘iyi hijyen kılavuzlarının’ artık kullanılma zamanlarının geldiğini de belirtti. Çelik, “Şimdi çok önemli bir olay var, ‘iyi üretim hijyeni’ diye bir kavram geldi. Daha önce hijyen hijyen diye bahsediyorduk. Hatırlarsanız biz 2009 yılında hep birlikte bir çalışma yapmıştık ve sektöre yönelik iyi hijyen kılavuzları hazırlamıştık. Artık onların kullanılma zamanı geldi. Çünkü gündemimizdeki en önemli olay hijyen. Hijyenin ismini bilmeyen kalmadı. Şimdi ise bunun ürüne de yansıması gerekiyor. Son zamanlarda alınan pasta numunelere bakıyorum ve pastacılık sektörüyle ilgili gittikçe iyiye doğru gittiğimizi görüyorum ve bu beni gerçekten sevindiriyor. Geçen bir şikayet oldu ve direkt şikayet üzerine numune aldırdık ve mikrobiyolojik ürün olarak hiçbir şeye rastlamadık. Düşünün normal bir pastane bu, çok lüks bir pastane bile değil ve bu sonuç bizi hakikaten çok memnun etti. Demek ki artık belli bir yerlere geldik ve daha da ileriye gideceğiz diye düşünüyorum” diye konuştu.